اَلْبَابُ الرَّابِعُ؛ فَعِلَ يَفَعَلُ، مَوْزُونُهُ؛ عَلِمَ يَعْلَمُ وَ عَلاَمَتُهُ؛ أَنْ يَكُونَ عَيْنُ فِعْلِهِ مَكْسُورًا فِي الْمَاضِى وَ مَفْتُوحًا فِي الْغَابِرِ. وَ بِنَاؤُهُ؛ لِلتَّعْدِيَةِ غَالِبًا وَ قَدْ يَكُونُ لاَزِمًا. مِثَالُ الْمُتَعَدِّى، نَحْوُ؛ عَلِمَ زَيْدٌ المَسْئَلَةَ. وَ مِثَالُ اللَّاَزِمِ، نَحْوُ؛ وَجِلَ زَيْدٌ
اَلْبَابُ الرَّابِعُ sülasi mücerred babların 4. Babı; mazisi فَعِلَ ve muzarisi يَفَعَلُ vezninden gelen fiillerdir. مَوْزُونُهُ bu babın mevzunu; mazide عَلِمَ ve muzaride يَعْلَمُ şeklindedir. وَ عَلاَمَتُهُ ve bu babın alameti; أَنْ يَكُونَ olmasıdır, عَيْنُ فِعْلِهِ fiilin ayn ul-fiilinin, مَكْسُورًا kesreli, فِي الْمَاضِى mazide. وَ مَفْتُوحًا ve fethalı olmasıdır, فِي الْغَابِرِ diğerinde yani muzaride. وَ بِنَاؤُهُ؛ bu babın binası; لِلتَّعْدِيَةِ geçişlilik içindir, غَالِبًا çok kere, وَ قَدْ يَكُونُ ve bazen olur, لاَزِمًا lazım fiilde olabilir. مِثَالُ الْمُتَعَدِّى bu babtan müteaddi gelen fiile misal; نَحْوُ şu şekildedir; عَلِمَ زَيْدٌ المَسْئَلَةَ “Zeyd, meseleyi bildi” gibidir. وَ مِثَالُ اللَّاَزِمِ bu babtan gelen lazım fiile misal; نَحْوُ misali şu şekildedir; وَجِلَ زَيْدٌ “Zeyd korktu” gibidir.
Metnin Toplu Manası; Sülasi mücerredlerin 4. Babının mazisi فَعِلَ ve muzarisi يَفَعَلُ veznindedir. Bu babın mevzunu mazide عَلِمَ ve muzaride يَعْلَمُ şeklindedir. Bu babın alameti, mazi fiilinin ayn ul-fiilinin kesreli ve muzari fiilinin ayn ul-fiilinin ise fethalı gelmesidir. Bu babın binası çok kere geçişlilik içindir, yani bu babtaki çoğu fiil geçişlidir. Fakat bazen geçişsiz fiillerde gelebilir. Müteaddi fiile misal عَلِمَ زَيْدٌ المَسْئَلَةَ “Zeyd, meseleyi bildi” cümlesindeki عَلِمَ fiilidir. Bilmek manası meseleye geçtiği için geçişli bir fiil olarak gelmiştir. Lazım fiile misal وَجِلَ زَيْدٌ “Zeyd korktu” cümlesindeki وَجِلَ fiilidir. Korkma işi sadece Zeyd’in kendi nefsinde vaki olduğu için geçişsiz bir fiil olarak gelmiştir.
Yorum Yaz