وَ الثَّانِى، اِسْمُ الْفَاعِلِ؛ فَهُوَ يَعمَلُ عَمَلَ فِعْلِهِ الْمَعْلُومِ، نَحْوُ؛ كُلِّ حَسُودٍ مُحْرِقٌ حَسَدُهُ عَمَلَهُ
وَ الثَّانِى Dokuz Kıyasi Amillerin ikincisi; اِسْمُ الْفَاعِلِ ismi faildir. فَهُوَ o ismi fail; يَعمَلُ amel eder, عَمَلَ فِعْلِهِ الْمَعْلُومِ malum olan kendi fiilinin ameliyle amel eder. نَحْوُ misali şöyledir; كُلِّ حَسُودٍ مُحْرَقٌ حَسَدُهُ عَمَلَهُ. gibidir. كُلِّ her, حَسُودٍ hased edici, مُحْرَقٌ yakıcıdır, حَسَدُهُ onun hasedi, عَمَلَهُ onun (hased edicinin) amelini yakıcıdır. “Her hased edicinin hasedi kendi amelini yakıcıdır” gibidir.
Metnin Toplu Manası; Dokuz Kıyasi Amillerin ikincisi; ismi faildir. İsmi fail, malum fiilinin ameliyle amel eder. Misal; كُلِّ حَسُودٍ مُحْرِقٌ حَسَدُهُ عَمَلَهُ gibidir. مُحْرِقٌ (yakıcı) ismi faildir, حَسَدُ fail olarak, عَمَلَ lafzını meful yapmıştır.
Yorum Yaz